14 Temmuz 2011 Perşembe

g/azabım ayrılık


g/azabından korkmadım hiç yaşattığın
yalnız ve s/ağır gecelerin
ateşten yıldızlar biriktirdim uçlarına eteklerimin
Yamacıma şiirler ve şarkılar topladım usuldan
yorgunluktan huşu düştüğüm koynunda uyudum ninnilerimin


"sen yoktun" 

mananın derinine dalıyor ve
soluksuz kulaçlar atıyorum indimde
çıkarmıyım bu derinden bu gece bilinmez



son kullanma tarihi geçmiş
tarafıma verilen tüm vaadlerinin aksine
açıklamaların dahi yorgun arsız ve yenik zamana



sadece dinginliğe gömüp benliğimi
tüm süpheci sevdalara
kapadım yüreği ki bu
vedası değil ruhun aşka asla



ufukla yırtıldım her sabah yar/sızım
merhamet terketti beni artık senin arsız yanınım
lanetler oku hadi durma ardımdan
o elinle biçtiğin ayrılığın kefeni
artık acıtmaz tenimi çünkü yar/sızım



inme inmiş gecenin dizlerine uzanıp
yakamozun ay ile nikahını seyirdeyim şimdi
ve larco şiirler dizdim yastığıma
topladım eşyalarını bir bir
dahi ağır sevdanıda koydum valize
kırmızı eski valizinde kirlilerinin arasında
sessizden git n´olur sus artık bana dokun/ma



git şimdi çok yorgunum ruhum talan
kapat/ma kapıyı ardından
ve bırak pervasızca
odama dağılsın zaman




git dur ma 

yoksa

"sabahları kana bular yaralı turnalar" 



gitti

__g/azabım ayrılık sevdam yitik ve firar da anılar __



___________________________________________________Elif Türk
15.11.2008

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder